Aktuelles
»Stratejik otonomi«
Bu köşe yazısı 27 Ekim 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Alman hükümetine bağlı düşünce kuruluşlarının son haftalardaki tartışmaları, Berlin’de yeni bir ABD stratejisi üzerine kafa yorulduğuna işaret ediyor. ABD dış politikasının AB için öngörülemez zikzaklarla şekilleniyor olması, AB’nin askerî yetiler açısından ABD’ne bağımlılığı, transatlantik ilişkilerdeki asimetri ve serbest ticaret antlaşmaları yerine ikili antlaşmaların ön plana çıkması, ekonomik gücü ihracata dayalı olan Alman emperyalizmini zora sokuyor. Tartışmalar, Berlin’in uzun vadeli hedeflerinden bazılarını orta vadeye çekmek istediğini gösteriyor. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, AB emperyalizmi, ABD, ABD emperyalizmi, Alman emperyalizmi, Avrupacılar, Çin, Çin Halk Cumhuriyeti, NATO, Pasifik, Pasifik stratejisi, Rusya, Soft balancing, stratejik otonomi, transatlantikçiler, Trump
Keine Kommentare erlaubt
Kaşıkçı Cinayeti ve Almanya
Bu köşe yazısı 24 Ekim 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın hunharca katledilmesi, Alman kamuoyunun da ilgisini çekmeye devam ediyor. Oluşan kamuoyu ilgisi, doğal olarak Alman siyasetini pozisyon almaya zorluyor. Liberal ve sol-liberal medya Federal Hükümetin S. Arabistan politikalarını değiştirmesini talep ederken, muhafazakâr basın konuyu »iktisadî ve siyasî çıkarlarımız« penceresinden ele alıyor. Aslına bakılırsa muhafazakâr medyanın sol-liberallerden daha tutarlı olduğu söylenebilir, çünkü belirleyici olanın çıkarlar olduğunu açıkça ifade ediyor. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, ABD, AKP, Alman emperyalizmi, Alman polisi, BKA, Federal Hükümet, İhvan, Kaşıkçı cinayeti, Müslüman Kardeşler, Suudi Arabistan
Keine Kommentare erlaubt
Tarihinden ders almayanın sonu…
Bu köşe yazısı 20 Ekim 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Geçen Pazar günü Bavyera’da yapılan eyalet Parlamentosu Seçiminin sonuçları, daha uzun süre siyaset arenasını meşgul edecektir derken, sermaye temsilcilerinin »sonuçlardan memnunuz« açıklamasını yapmalarıyla, birden bire burjuva medyasının manşetlerinden kayboluverdi. Haftaya, yani 28 Ekim’de Hessen’de yapılacak Eyalet Parlamentosu Seçiminde oy kaybı yaşamak istemeyen burjuva partileri de tartışmalara – görünürde – ara verdiler. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AfD, Alman burjuvazisi, Alman sendikaları, Almanya, Bavyera, DGB, Hessen, Kasım Devrimi, sosyal partnerlik, SPD
Keine Kommentare erlaubt
Sosyal demokrasinin bitmeyen sefaleti
Bu köşe yazısı 17 Ekim 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Almanya’da eyalet parlamentosu seçimleri genellikle Federal Hükümet için önemli bir kamuoyu yoklaması anlamını taşırlar. Duruma göre de, bilhassa Bavyera gibi zengin bir eyalet söz konusuysa, ülke çapında siyaseti sarsacak depremlere yol açabilirler. Nitekim geçen Pazar günü yapılan Bavyera Eyalet Parlamentosu Seçimleri sonuçları itibariyle hem Merkel hükümetini darbeledi, hem de Almanya’daki yönetim krizinin derinliğini bir kez daha açığa çıkardı. Aynı zamanda da Alman Sosyal Demokrasisinin sefaletinin bitmeyen bir hikâye olduğunu kanıtladı. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Almanya, Bavyera, CSU, eyaletler, Godesberg Programı, Merkel, Ren Kapitalizmi, seçimler, Sol Parti, SPD
Keine Kommentare erlaubt
»Trident noktası«
Bu köşe yazısı 13 Ekim 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Norveç bugünlerde NATO’nun 40 binden fazla asker ile gerçekleştirdiği büyük bir askerî manevranın sahnesi oldu. NATO militaristleri manevranın öneminin altını çizmek için, bu savaş oyununa »Trident Juncture«, yani »Trident Noktası« adını takmışlar. Burjuva basınına göre Grek mitolojisindeki deniz tanrısı Poseidon’un elinde tuttuğu üç dişli mızrağa (fuscina tridens) atıfta bulunarak, NATO’nun »savunma gücünün büyüklüğü« kanıtlanacakmış. Böylelikle de, Batılı müttefikler »Doğudan« gelecek olan tehditlere karşı deniz, hava ve kara kuvvetleriyle »hızlı ve masif bir yanıt verileceğini« vurgulamak istiyorlarmış. »Yanıt verilecek« olanın ise Rusya Federasyonu olduğunu söylemeye gerek yok. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: 5. Madde, emperyalist müdahale savaşları, Kırım, militarizm, NATO, Norveç, Polonya, Poseidon, Rusya, Trident Juncture, Türkiye
Keine Kommentare erlaubt
F-35 savaş uçağının türbülansları
Bu köşe yazısı 10 Ekim 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Türkiye’deki medyada ABD ve Türkiye hükümetleri arasındaki gerilim çerçevesinde konu olan F-35 savaş uçakları görüldüğü kadarıyla diğer NATO ülkelerinde de baş ağrılarına neden olmaya başladı. Militaristlerin şehvetle »dünyanın en gelişmiş ve en iyi savaş uçağı« diye söylemde göklere çıkarttıkları F-35 savaş uçakları, asli görevlerini yerine getirmekte, yani göklerde kalmakta zorlanıyorlar. Avrupa’daki burjuva basını radarlarda görünmeyen ve gerek hava, gerekse de deniz kuvvetlerinin kullanımı için geliştirilen F-35 savaş uçaklarını »milyarları yutan mezarlar« olarak nitelendirmeye başladı bile. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD, Almanya, Ankara, askeri-sınai kompleks, Berlin, Britanya, Danimarka, Eurofighter, F-35, Hollanda, İtalya, Lockheed Martin, militarizm, NATO, Norveç, Paris, Pesco, Rusya, S-400, savaş uçakları, Tornado jetleri, Türkiye
Keine Kommentare erlaubt
Nihâyet »Göç Yasası« mı?
Bu köşe yazısı 6 Ekim 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Irkçı-faşist hareketlerin ve göçmen düşmanı saldırganlığın Almanya’da gündemi belirlediği ve burjuva politikacılarının neredeyse her gün »göçmen ve mülteci sayısını sınırlamalıyız« taleplerini yükselttikleri bir dönemde Federal Hükümet beklenmedik bir çıkış yaparak, »Kalifiye İşgücü Göç Yasası« tasarısını kabul ettiğini açıkladı. İşin ilginci, »Göç Yasasını« şekillendirecek olanın göçmen ve mülteci düşmanı çıkışlarla burjuva basınının sayfalarını dolduran Federal İçişleri Bakanı Horst Seehofer olması. Seehofer bu ay içerisinde diğer bakanlıklarla işbirliğinde yasayı hazırlayıp, onaya sunacak. On yıllardır göç ülkesi gerçeğini ısrarla reddeden Almanya nasıl oldu da, birden bire »Göç Yasası« çıkaracak duruma geldi? Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Alman devleti, Almanya işçi sınıfı, Altmeier, Göç, Göç Yasası, göçmenler, Heil, kapitalist sömürü, Seehofer
Keine Kommentare erlaubt
Bir devlet ziyareti ve sonuçları
Bu köşe yazısı 3 Ekim 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Türk Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’ya yaptığı devlet ziyareti, öncesinde ve esnasında çıkartılan şamataya ve atfedilen öneme rağmen, Türkiye tarafından beklenen sonuçları vermedi. Erdoğan ve ekibi ülkenin içinde bulunduğu ekonomik türbülansları hafifletmek için istedikleri desteği bulamadılar. Aksine, Alman burjuva basınında yer alan yorumlara ve Federal Hükümet politikacılarının ziyaretle ilgili açıklamalarına bakılırsa, Alman tarafı krizden çıkış için bir IMF programının uygulamaya sokulmasını istiyor. Görüldüğü kadarıyla Türk hükümeti için, kendi seçmen tabanını da zora sokacak olan bir IMF uyum paketinden başka çıkar yol kalmadı gibi. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Adil Yiğit, Alman emperyalizmi, Almanya, Erdoğan, Kürdistan, NATO, Ortadoğu, silah kardeşliği, Türkiye
Keine Kommentare erlaubt
»Devlet partisinde siyasî kaza«
Bu köşe yazısı 29 Eylül 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Hıristiyan Demokrat Birlik partisi CDU’nun Federal Meclis Grubu başkanlığına, bu görevi yıllardır yürüten ve Merkel’in sağ kolu olarak anılan Volker Kauder yerine, yardımcısı Ralph Brinkhaus’un seçilmesi – hem de 7 oy farkla –, Merkel’in yenilgisi olarak değerlendiriliyor. Muhalefet partileri bunu fırsat görüp, »Merkel güvenoyuna gitmelidir« taleplerini yükseltirlerken, sermayenin amiral gemisi FAZ gazetesi olayın vahametinin üstünü örtmeye çalışıyor: »Devlet partisinde siyasî kaza«. Sahiden bir kaza mı oldu, seçilmemesi Kauder’in »diktatörce yönetiminin« bir sonucu mu, yoksa Merkel’in ordularını bir arada tutan en önemli yardımcısının kendi partisinin güvenini kaybetmesinin ardında daha derin bir anlam mı yatıyor? Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AfD, CDU, CDU/CSU, devlet partisi, Kauder, Merkel, Ralph Brinkhaus, SPD
Keine Kommentare erlaubt
1933’ün tekrarı mümkün mü?
Bu köşe yazısı 25 Eylül 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Almanya’daki anketler ırkçı-faşist AfD partisinin ikinci büyük parti seviyesine geldiğini gösteriyor. AfD’nin böylesi bir toplumsal desteğe sahip olması, reformist solda paniğe yol açıyor. Yapılan tartışmalarda, yeni bir »faşist diktatörlük« tehlikesinin kapıya dayandığı ve bu nedenle »faşizme karşı burjuva-liberal kesimleri de içeren bir halk cephesi« kurulması gerektiği vurgulanıyor. Bizce asıl bu tartışma sol güçler açısından çok daha derin bir tehlikeyi içeriyor. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AfD, Avrupa, Avrupa emek hareketi, burjuvazi, emperyalizm, faşist diktatörlük, Faşizm, Halk Cephesi, ırkçılık, milliyetçilik, reformist sol
Keine Kommentare erlaubt
Yeni Soğuk Savaş hazırlıkları
Bu köşe yazısı 22 Eylül 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Daha önceki bazı yazılarımızda Alman burjuvazisinin muhtemelen dünyanın en rafine, en saldırgan ve en deneyimli egemen sınıfı olduğunu belirtmiştik. Nitekim Alman emperyalizmi bunu hemen her fırsatta kanıtlamakta. Ne de olsa iki dünya paylaşım savaşından yenilgiyle çıkan, ama buna rağmen yeniden güçlü konumunu elde eden ve doyumsuz iştahı hep daha fazla kabaran bir burjuvazi ile karşı karşıyayız. O nedenle ne zaman Alman emperyalizmi »barışın korunmasından« veya »savunmanın güçlendirilmesinden« bahsederse, alarm zilleri çalmalıdır. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Alman burjuvazisi, Alman emperyalizmi, Federal Ordu, NATO, Rusya, Ursula von der Leyen
Keine Kommentare erlaubt
Savaşlar yalanla başlar
Bu köşe yazısı 19 Eylül 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Kadim tarih tanıktır: her savaş, her çatışma ve ihtilaf bir yalanla başlamıştır. Muharebe meydanları, egemen sınıfın yalanlarıyla galeyana gelen, marşlar ve çiçekler, şatafatlı törenlerle savaşa gönderilen, çoğunluğu ezilen ve sömürülen sınıflardan genç insanların kemikleriyle doludur hâlâ. Çoktan çürümüş cesetleri bile işe yaramaktadır: »Kahramanlık türküsü« yalanlarının nesnesi olarak! Zihinlerini esir alan milliyetçilik vebası, emeğinden başka satacak hiç bir şeyi olmayan genç kitleleri katil sürüsüne dönüştürmüştür. Kurt Tucholsky 1931’de »Cinayet mi dedim? Tabii ki cinayet. Askerler katildir« diye boşuna yazmıyordu. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD emperyalizmi, Afganistan Savaşı, Almanya, Fransa, İdlib, Irak Savaşı, Kurt Tucholsky, NATO, Rusya, Yugoslavya
Keine Kommentare erlaubt
İdlib için misilleme mi?
Bu köşe yazısı 15 Eylül 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Hafta başında bir HDP heyetiyle Almanya’da görüşmeler gerçekleştiren eş başkan Sezai Temelli’nin bu bağlamda yaptığı açıklamalardaki bazı başlıklar dikkatimizi çekti – aslında tuhafımıza gitti de diyebiliriz. Yanlış anlaşılmasın, sırf yergi olsun diye yazmıyoruz. Elbette HDP bileşenleri olarak her konuda aynı düşünecek değiliz. Ancak eleştiri-özeleştiri mekanizmasının da devre dışı kalması doğru olmayacaktır. Anlatmak istediklerimizi bir cümle ile örnekleyelim: Sezai yoldaşımız, yapılacak olan Merkel-Erdoğan görüşmesinin »sadece ekonomik temelde olacağını tahmin ettiklerini« söyledi ve »görüşmenin demokrasi ve insan hakları temelinde gerçekleşmesini talep« etti. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Alman emperyalizmi, Almanya, BM Şartı, CDU, Erdoğan, İdlib, Merkel, stratejik çıkarlar, Suriye, Tornado, Türkiye, zehirli gaz
Keine Kommentare erlaubt
Mesele »sarı taksi-Uber kavgası« değil*
Emperyalist tekellerin yeni sömürü metotları üzerine
New Yorklu taksi şoförü 61 yaşındaki Douglas Schifter 2018 Şubat ayında bir gün sosyal medya hesabına »Politikacılar beni de yeni esaretin zincirlerine bağlamaya çalıştılar. Direndim, ama iflas ettim« diye yazdıktan kısa bir süre sonra belediye binasının önüne gidip intihar etti. Taksi plakası satın alabilmek için yüklü bir kredi yükünün altına giren ve artık borçlarını ödeyemez durumda kalan Schifter’in intiharı, binlerce taksicinin Uber ve Lyft gibi şirketleri protesto etmek için sokaklara dökülmelerine ve sadece New York’ta sayıları 80 bini geçen Uber kullanıcılarına sınırlama getirilmesini talep etmelerine neden oldu. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Airbnb, Amazon, Apple, Blackrock, Booking.com, Daimler, Deliveroo, Douglas Schifter, emperyalist tekeller, Facebook, Funda Başaran, Goldman Sachs, Google, Lyft, McDonalds, Microsoft, Moia, Morgan Stanley, MyTaxi, Netflix, sarı taksi, Saudi Public Investment, Share economy, Springer, Uber, Uberizasyon, ulaşım, Volkswagen, Wellington, Yemek Sepeti
Keine Kommentare erlaubt
»Örtüşen stratejik çıkarlar«
Bu köşe yazısı 12 Eylül 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Alman Dışişleri Bakanı Heiko Maas’ın geçen hafta gerçekleştirdiği Türkiye ziyaretinin ardından Almanya’daki hükümete yakın düşünce kuruluşları hararetli bir kamuoyu çalışmasına başladılar. Şansölyenin bütçesinden finanse edilen ve devlet aklını temsil eden »Bilim ve Siyaset Vakfı« (SWP) bu çalışmaların yön tayin edici önderi olarak, kamuoyu kampanyasının çizgisini şimdiden belirledi: »Türkiye’nin NATO’dan kopup, Rusya Federasyonunun yanında yer alması, Almanya için dramatik jeostratejik geri adımlar anlamına gelir ve küresel güç dengelerini tehlikeye sokar«. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Alman emperyalizmi, Almanya, Ankara, Heiko Maas, İdlib, NATO, Rusya Federasyonu, Suriye, SWP
Keine Kommentare erlaubt
»Ayağa kalk«, ama ne için?
Bu köşe yazısı 8 Eylül 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Gelişmiş kapitalist ülkelerde, bilhassa Almanya gibi refahı görece yaygın burjuva toplumlarında kolektif hakların ortak savunusu yerine, refah şoveni ve toplumun en zayıflarını dışlamaya yönelik hareketler daha sık görünür oldu. O açıdan kendisini »daha fazla sosyal adalet, barışçıl dış politika ve çevrenin korunmasına« adayan bir hareketin oluşması, ilk bakışta olumlu bir gelişme olarak değerlendirilebilir. Bir de şu »amalar« olmasa… Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Ajanda 2010, Avrupa solu, emperyalizm, Gauland, kapitalizm, Lafontaine, sağ popülizm, sol popülizm, Volmer, Wagenknecht
Keine Kommentare erlaubt
Marx, Chemnitz ve faşizm
Bu köşe yazısı 1 Eylül 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
1989-1990 karşı devrimine dek »Karl-Marx-Stadt« adını taşıyan Chemnitz kenti bugünlerde (yeniden) ırkçı-faşist saldırılar nedeniyle Alman burjuva basınının manşetlerinden düşmüyor. Koca Karl Marx heykeli önünde toplanmış ırkçı ve faşist güruhun fotoğrafı, şimdiden bir sembole dönüştü. Eğer karşı devrimin tarihsel bir görseline ihtiyaç olsa idi, Chemnitz’deki o fotoğraftan daha iyisi düşünülemezdi. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: burjuvazi, Chemnitz, Demokratik Almanya Cumhuriyeti, ırkçı-faşist partiler, ırkçılık, kapitalizm, Karl Marx, Max Horkheimer, sosyalizm
Keine Kommentare erlaubt
Emperyalist ticaret savaşı ve Multilateralizm
Bu köşe yazısı 29 Ağustos 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Trump’ın ABD başkanı seçilmesi ve 2017 Ocak’ında göreve başlamasından bu yana emperyalist güçler arasındaki çelişkiler derinleşiyor. Özellikle Alman emperyalizmi, »Avrupacıların« Federal Hükümette ağırlık kazanmalarıyla, Trump’ın politik adımlarından mustarip olan diğer Batılı ülkeleri ABD’ne karşı yanına çekme çabalarına ivme kazandırdı. Her ne kadar Şansölye Merkel ön planda durmasa da, ABD ile »balanslı partnerliği güvence altına almak için, bir Çok Taraflılık İttifakına ihtiyacımız var« diyerek atağa geçen Dışişleri Bakanı Maas’ı desteklediğini vurguluyor. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, ABD, ABD emperyalizmi, Alman emperyalizmi, Almanya, Çok Taraflılık, Maas, Merkel, Multilateralizm, Trump
Keine Kommentare erlaubt
Burjuvazinin kucağına dönen 68liler…
Bu köşe yazısı 25 Ağustos 2018 tarihli Yeni Özgür Politika gazetesinde yayımlanmıştır.
Hazır Erdoğan’ın Almanya ziyareti ile ilgili yazılabileceklerin çoğu yazılmışken, Mayıs ayında yapmak istediğimizi, 1968’in Almanya’daki 50. yıldönümü üzerine bir iki kelam etmeyi, şimdi yapalım. 1968 öğrenci hareketi Almanya’da uzun zamandır liberal ve demagojik bir okumayla ele alınıyor. Burjuva basını ve reformist sol 1968’i »Federal Cumhuriyetin başarı hikâyesinin bir parçası« hâline getirerek, o günlerde güçlü ve radikal biçimde ifade edilen kapitalizm ve emperyalizm eleştirisini unutturmaya, Alman faşizminin vebalı kokusu sinmiş cüppelerin üzerindeki »bin yıllık tozları« silkelemek için sokakları canlandıran devrimci gençlerin izlerini, egemen sisteme eklemlenmiş sözde 68liler ile eşitleyerek, tarihten silmeye çalışıyorlar. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: 1968, 68'liler, Ajanda 2010, burjuvazi, Daniel Cohn-Bendit, Federal Cumhuriyet, Gerhard Schröder, Joseph Fischer, küçük burjuvazi, NATO, Winfried Kretschmann
Keine Kommentare erlaubt
»Siyaseten tehlikeli türbülanslar…«
Bu köşe yazısı 22 Ağustos 2018 tarihli Yeni Yaşam gazetesinde yayımlanmıştır.
Almanya sermayesinin »Avrupacı« fraksiyonlarının siyasî temsilcilerinden birisi hâline gelen SPD’nin genel başkanı Andrea Nahles de nihâyet oyuna girdi ve »Almanya’nın Türkiye’ye yardım etmesi gerektiğini« savundu. »Türkiye’nin ekonomik açıdan istikrarlı kalması ve döviz türbülanslarının sınırlandırılması, hepimizin çıkarınadır« diyen Nahles, böylelikle ABD ile aynı rotayı izlemek isteyen »transatlantikçi« sermaye fraksiyonlarına karşı pozisyon aldı. Almanya’daki reformist sol ise Nahles’i eleştirerek, »despotlarla işbirliği yapılmaz« söylemini yineledi. Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Alman emperyalizmi, Andrea Nahes, Asya krizi, Avrupacı fraksiyonlar, döviz krizi, IMF, Paul Rohrbach, SPD, transatlantikçiler, Türkiye
Keine Kommentare erlaubt