Aktuelles
Kopuş dinamiği hızlanacak mı?
1 Kasım 2020
Avrupa, iki gün sonra sonuçlanacak olan ABD Başkanlık Seçimlerine kilitlenmiş durumda. Gerçi yaygın medya manşetlerine daha çok Pandemi verilerini taşıyor, ama gerek hükümetlere yakın araştırma kurumlarında gerekse de burjuva medyasının ekonomi ve siyaset sayfalarında seçimlerin olası sonuçları ve Avrupa’ya etkileri tartışılıyor. Burada öne çıkan konulardan birisi, belki de en önemlisi, ABD’nin Çin Halk Cumhuriyeti’ne (ÇHC) yönelik politikasının seçimlerden sonra nasıl şekilleneceğidir. ÇHC’nde gerçekleştirdikleri devasa yatırımları hakkında ciddi kaygılar taşıyan Avrupalı sermaye grupları umutlarını Joe Biden’a bağlamış görünüyorlar.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD, ABD emperyalizmi, ABD-Çin ticaret savaşı, Çin, Çin Halk Cumhuriyeti, Joe Biden, Murat Çakır, Obama, Trump
Keine Kommentare erlaubt
»Dijital jeostratejik avantaj«
25 Ekim 2020
Avrupa Merkez Bankasının önde gelen ekonomistleri, ABD’li ekonomist Kenneth Rogoff, Dünya Bankası eski başkanı Larry Summers veya Bank of England baş ekonomisti Andrew Haldane gibi uluslararası mali sermayenin sözcüleri birkaç yıldır nakit paranın yürürlükten kaldırılmasını ve eksi faiz uygulamasının genişletilmesini talep ediyorlar. Taleplerinin en önemli argümanı »organize suçlar ve terörizmle savaşa etkin araçlar kazandırmak«. Uluslararası mali sermayenin önde gelen temsilcileri bu denli ısrarla bir şeyi talep ediyorlarsa, en başta ezilen ve sömürülen sınıflar pür dikkat kesilmek zorundadırlar.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Avrupa Merkez Bankası, Christine Lagarde, Dijital Euro, Dünya Bankası, Eksi faiz, kapitalizm, Murat Çakır, Nakit para yasağı, Pandemi, sosyalizm
Keine Kommentare erlaubt
Avrupa’nın geçmişe dönüş umudu
18 Ekim 2020
İki hafta sonra, 3 Kasım’da yapılacak olan ABD Başkanlık Seçimleri, ABD emperyalizminin Avrupalı müttefikleri tarafından farklı beklentilerle izleniyor. Berlin-Paris aksinin baskısından bunalan Doğu Avrupalı NATO üyeleri – kim kazanırsa kazansın – ABD’nin şimdiye kadar olduğu gibi kendilerine destek çıkmaya devam edeceğini umarlarken, Almanya ve Fransa egemen sınıfları umutlarını Demokratların adayı Joe Biden’e bağlamış gibi görünüyorlar. Gerçi resmî açıklamalarda Alman ve Fransız hükümetlerinin Trump ve Biden arasındaki seçime tarafsızca baktıkları ve önemli olanın ABD ve AB arasındaki dostluk olduğu vurgulanıyor, ancak asıl tercihlerinin, transatlantik partnerliğin önemsendiği geçmişe dönme umudunu tazeleyen Biden olduğu açıkça görülüyor.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB emperyalizmi, ABD, ABD emperyalizmi, Avrupa, Çin Halk Cumhuriyeti, Joe Biden, Murat Çakır, NATO, transatlantikçiler, Trump
Keine Kommentare erlaubt
Birlik olamayan Birlik
4 Ekim 2020
Geçen Perşembe ve Cuma günleri Brüksel’de gerçekleştirilen AB Zirvesi, AB’nin içinde debelendiği krizleri ve öncü emperyalist güçler olan Alman ve Fransız emperyalizmlerinin »Global Player« olma hedeflerinden ne denli uzak olduklarını ayyuka çıkardı. Aynı zamanda da kurum olarak AB’nin özellikle iç ve dış politika alanlarında doğru dürüst »Birlik« dahi olamadığını ve Almanya’nın AB Dönem Başkanlığının dış politik hedefler açısından bir başarısızlık hikâyesine dönüştüğünü kanıtladı.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB Zirvesi, Alman emperyalizmi, Avrupa Birliği, Franko-Alman Avrupası, Fransız emperyalizmi, Lenin, Lukaşenko, Merkel
Keine Kommentare erlaubt
Çin Halk Cumhuriyeti’ne dair…
27 Eylül 2020
Emperyalist cephenin Çin Halk Cumhuriyeti’ne (ÇHC) yönelik saldırgan tutumu ve ÇHC’nde Komünist Partisinin iktidarda oluşu, bilhassa komünistleri ÇHC’ni eleştirel değerlendirmeye tabi tutmalarını engellememeli. Çünkü böylesine eleştirel bir değerlendirme emperyalist-kapitalist dünya düzenini anlamamıza ve uluslararası arenadaki güncel gelişmelerin arka planını görmemize yardımcı olacaktır. Bunun içinse önce ÇHC’nin sosyalist bir ülke olup olmadığını irdelememiz gerekir.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Çin, Çin Halk Cumhuriyeti, emperyalist-kapitalist dünya düzeni, kapitalizm, Karl Marx, Murat Çakır, sosyalist devrim, sosyalizm
Keine Kommentare erlaubt
Zombileşen burjuva toplumları
20 Eylül 2020
Rosa Luxemburg Vakfı geçenlerde Basklı yazar Raul Zelik’in »Sermayenin Zombileriyiz: Siyasî canavarlar ve yeşil sosyalizm üzerine« başlıklı kitabının tanıtımını yaptı. Avrupa toplumsal ve siyasî solu açısından radikal pozisyonda duran Raul, içinde yaşadığımız toplumların »piyasaların takısı hâline« gelmeleriyle insanların »sermayenin zombilerine« dönüştüklerini ve insanlığın içinde bulunduğumuz krizlerden ancak »yeni bir sosyalizm tanımı, bir yeşil devrimle« kurtulabileceğini iddia ediyor.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Avrupa solu, devrim, işçi sınıfının iktidarı, Karl Marx, Murat Çakır, Raul Zelik, reformizm, Rosa Luxemburg, Rosa Luxemburg Vakfı, sosyalizm, Yeşil Sosyalizm, Zombileşme
Keine Kommentare erlaubt
Alman desteğinde neoliberal kesintisizlik
13 Eylül 2020
Yaşıtlarımız anımsıyordur, ama tekrar anımsatmakta bir sakınca yok: Demirel başkanlığındaki azınlık hükümetinin 24 Ocak 1980’de karar altına aldığı ve ülkeyi neoliberalizm laboratuvarına dönüştüren Yapısal Uyum Programının güçlü toplumsal direnç nedeniyle uygulanması olanaksızdı. Çok kısa süre içerisinde bu devasa dönüşüm programının uygulanabilmesi için ülke içerisindeki güç dengelerinin zor kullanılarak egemen sınıflar lehine değiştirilmesinin zorunluluğu ortaya çıkmıştı. NATO’nun, özellikle Alman emperyalizminin büyük desteğiyle gerçekleştirilen 12 Eylül 1980 darbesinin en önemli nedenlerinden birisi buydu.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: 12 Eylül 1980, AKP-Saray rejimi, Alman emperyalizmi, Almanya, DİTİB, islamist yapılanmalar, Kenan Evren, MHP, MİT, NATO, neofaşist Bozkurtlar, neoliberal politikalar, neoliberalizm, Süleyman Demirel, Türk devleti, Türkiye kapitalizmi
Keine Kommentare erlaubt
Transatlantikçilerin atağı ve medya
6 Eylül 2020
Ana akım medya olarak adlandırılan burjuva medyası egemen görüşe aykırı komplo teorilerine karşı hassas olduğu kadar, temsil ettikleri sermaye fraksiyonlarının çıkarlarını kollamak ve kamuoyunu manipüle etmek için hassas komplo teorileri geliştirmede ustadır. Muhalif medya üzerindeki baskıların artması, burjuva medyasının bu konuda pervasızlaşmasının da önünü açmaktadır. Dahası, Batı Avrupa’nın »demokratik konsensüsü« ile kısmen garantilenen »bağımsız kalite gazeteciliği« artık en fazla sistem alternatifinin belirlediği 20. Yüzyılın artığı olarak hafızalarda kalmıştır.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD, Burjuva basını, doğal daz, enerji tekelleri, Julian Assange, Katar, likit gaz, medya, Murat Çakır, NATO, Nawalny, Noviçok, Nowitschok, özgür basın, Putin, Rus neofaşistleri, Rusya, Suudi Arabistan, transatlantikçiler
Keine Kommentare erlaubt
ABD: »Onlar ve biz« savaşı
30 Ağustos 2020
Cumhuriyetçi partinin sanal kongresinde Beyaz Saray önünden bağlanarak konuşan ABD Başkanı Trump (makamın yasalara aykırı biçimde seçimlere karıştırılması tanıdık gelmiştir) kendi taraftarlarını dahi heyecanlandırmayan sunumunda, bizce önemli bir cümle sarf etti: »Savaşımız, onlara karşı biz savaşıdır«. Her seçimde sarf edilen retorik söyleme benzese de Trump’ın bu tespiti ABD kapitalizminin günümüzdeki seviyesini tanımlamaktadır. Daha önce de vurguladığımız gibi, ABD »Demokratörlüğünde« tekelci burjuvazi bizzat sahadadır.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD, ABD emperyalizmi, Başkanlık seçimleri, demokratörlük, Ebru Timtik, Murat Çakır, parlamenter demokrasi, Parlamenter diktatorya, Trump
Keine Kommentare erlaubt
Akdeniz krizlerinin açığa çıkarttıkları
23 Ağustos 2020
Eğer iki yüzlülükte dünya şampiyonluğu kimdedir diye bir soru sorulsaydı, Alman ve Fransız emperyalizmlerinin bu şampiyonluğu kimseye kaptırmadıklarını söylerdik. Özellikle »barış« diyerek savaş körükleyen iki yüzlülükte! Gerçekten de bu iki emperyalist güç on yıllardır insan ve kadın haklarını korumak, demokratikleşmeye katkı sağlamak, barış tesis etmek gibi gerekçelerle komşu coğrafyalarda savaş ve çatışma körüklemekte son derece ustalaştılar.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Akdeniz, Alman emperyalizmi, Almanya, Doğu Akdeniz, Franko-Alman Avrupası, Fransa, Fransız emperyalizmi, Macron, Merkel, Murat Çakır
Keine Kommentare erlaubt
Akdeniz ve muhaliflerin görevleri
16 Ağustos 2020
Avrupa medyası bugünlerde Doğu Akdeniz, Ege ve Libya üçgenindeki sıcak gelişmelere yoğunlaşıyor. Özellikle Türkiye’nin »Oruç Reis« sondaj gemisini savaş gemileri refakatinde Yunanistan’ın Münhasır Ekonomik Bölge olarak gördüğü sulara göndermesi, neredeyse tüm burjuva basınının »savaş mı çıkacak« sorusunu manşetlerine taşımasına neden oldu. Yorumcular genellikle Türk hükümetinin Akdeniz ihtilafını iç sorunların üzerini örtmek için kullandığını iddia ediyor.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Akdeniz, Doğu Akdeniz, Ege Denizi, Libya, Münhasır Ekonomik Bölge, Murat Çakır, Oruç Reis, Türkiye, Yunanistan
Keine Kommentare erlaubt
Akdeniz: Kundakçıdan itfaiyeci olmaz
9 Ağustos 2020
Geride bıraktığımız hafta, Akdeniz’de suların ne denli tehlikeli biçimde ısınmakta olduğunu gösterdi. Libya iç savaşı, Doğu Akdeniz’deki doğal gaz yataklarının yol açtığı çıkar çatışmaları, deniz yolları ve ticaret alanları üzerine Türkiye ve Libya Ulusal Mutabakat Hükümeti arasındaki antlaşma, benzeri bir antlaşmanın Mısır ve Yunanistan arasında imzalanması, tüm bunların doğurduğu ihtilaflar ve AB ile Rusya’nın müdahaleleri ortamın hayli gerildiğini kanıtlıyor. Akdeniz’de önümüzdeki ayların çok hareketli ve hararetli geçeceğinden hareket edebiliriz.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, Akdeniz, Alman emperyalizmi, Doğu Akdeniz, Fransa, İRİNİ, Kıbrıs, Libya, Mısır, NATO, Türkiye, Yunanistan
Keine Kommentare erlaubt
Bitmeyen »annus horribilis« mi?
2 Ağustos 2020
2008 malî kriziyle birlikte neredeyse dünya çapında mütemadiyen derinleşen bir güvencesizlik hissi yaygınlaşmaktaydı. Kimi siyaset bilimcisi toplum merkezlerine yerleşen bu güvencesizlik hissinin kalıcı olmayacağını söylüyor, hatta 2020’lerin »altın yirmili yıllar« olabileceği kehanetinde bulunuyordu. 2020’nin yarısını geride bıraktığımız bugünlerde ise, bitmeyen bir felaket yılıyla karşı karşıya olduğumuzu söyleyenler çoğalıyor. Görüngülere baktığımızda gerçekten de »annus horribilis« değil, bitmeyen bir felaketler on yılı ile karşı karşıya kaldığımız ihtimali güçleniyor.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: 2020, ABD emperyalizmi, ABD hegemonyası, çoklu kriz ortamı, Covid-19, emperyalist-kapitalist dünya düzeni, Pandemi, saeculum terrore
Keine Kommentare erlaubt
Zirvedeki krizin ardından
26 Temmuz 2020
AB devlet ve hükümet başkanları zirvesinde baş gösteren krizin »cimri dörtlüye« tavizler verilerek çözülmesinin ve AB tarihinin en kapsamlı malî paketinin kabul edilmesinin ardından ortaya çıkan görüngüler Franko-Alman Avrupası’nın zorlanacağına işaret ediyor. Gerçi Merkel, »zor oldu, ama sonunda uzlaşmamız önemliydi« diyerek zirvedeki krizin başarıyla çözülmesini öne çıkartıyor, ama Avrupa Parlamentosu’nun (AP) bütçeye henüz onay vermemesi, ihtilafların şiddeti artarak devam edeceğini gösteriyor.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, ABD, ABD emperyalizmi, Alman emperyalizmi, Avrupa, Avrupa Birliği, Avrupa Parlamentosu, Macron, Merkel, NATO
Keine Kommentare erlaubt
Avrupa için »dayanışmacı egoizm«
12 Temmuz 2020
Burjuva medyası oldum olası bir oksimoron yaratıcısıdır. Bilhassa Almanya’daki burjuva medyası birbirleriyle çelişen, hatta tamamen zıt anlamda olan kelimeleri birleştirip kamuoyu görüşünü etkilemek için demagojisinde kullanmada hayli ustalaşmıştır. O açıdan Almanya’nın AB Dönem Başkanlığını üstlenmesiyle ilgili olarak yapılan bir yorumda »dayanışmacı egoizmden« bahsedilmesine pek şaşırmamak gerekiyor.
Ganzen Beitrag lesen »
Keine Kommentare erlaubt
Franko-Alman Avrupası’na doğru
5 Temmuz 2020
Almanya medyatik anlamda hayret verici bir sessizlik içerisinde 1 Temmuz 2020’de AB Dönem Başkanlığı’nı devraldı. Hayret verici bir sessizlikle diyoruz, çünkü Alman devleti ne zaman uluslararası bir sorumluluk üstlense, burjuva medyası arifesinden başlayarak borazanlarla bunun kutlamasını yapardı. Bu sefer öyle olmadı. Halbuki Merkel Hükümeti aylar öncesinden hazırlıklarını tamamladığını açıklamıştı: »Almanya’nın öncü rolü güçlendirilecek, sorun çözücü AB devreye girmeye hazır hâle« getirilecekti.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, AB Dönem Başkanlığı, Alman emperyalizmi, Alman sermayesi, Almanya, Franko-Alman Avrupası, Merkel, Murat Çakır
Keine Kommentare erlaubt
Sermaye hizmetinde 75 yıl
28 Haziran 2020
Eğer emperyalist ülkelerin tekelci burjuvazileri arasında en rafine ve en saldırgan olanı Alman tekelci burjuvazisiyse, siyasî temsilcileri arasındaki amiral gemisi Alman Hıristiyan Demokrat Birlik partisi CDU’dur. CDU, Almanya Federal Cumhuriyeti AFC’nin kurulduğu ilk günden bu yana, sadece Bavyera’da örgütlü olan Hıristiyan Sosyal Birlik partisi CSU ile birlikte Alman emperyalizminin politikalarını belirleyen en önemli siyasî güçtür. O nedenle 26 Haziran’da 75’inci kuruluş yıldönümünü kutlayan CDU’nun tarihine kısa bir bakış fırlatmak yerinde olacak.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD, ABD emperyalizmi, AfD, Alman emperyalizmi, Alman sermayesi, Almanya, BND, CDU, CDU/CSU, CIA, Sermaye fraksiyonları, SPD, Yeşiller
Keine Kommentare erlaubt
Heykel yıkmanın dayanılmaz hafifliği
25 Haziran 2020
ABD’nde polislerin siyah Amerikalı George Floyd’u bilinçli bir şekilde katletmelerinin ardından yaygın burjuva medyası için görünmez olan kitlesel protesto hareketleri dünya çapında görünür oldular. Bugünlerde manşetlerden düşen ve kimi yerlerde kapitalist devletin zor aygıtına zor anlar yaşatan protestolar, özellikle sömürgecilerin heykellerinin yıkılması, o günlerde burjuva medyasında da belirli bir anlayışla karşılanıyordu. Genelde ırkçı-faşist yaklaşımları demokratik ve sosyal hakların daha da kısıtlanmasını hedefleyen politik uygulamaları gerekçelendirmek için manşetlerine taşıyıp meşruiyet zırhı sunan, emperyalist müdahale savaşlarına »vatan cephesinde« toplumsal rıza üretmek için göçmen ve İslam karşıtlığını körükleyen, »basın« olmaktan ziyade farklı sektörlerde faaliyet gösteren medya tekellerinin kitlelerin heykel yıkan öfkesine sempati ile bakmaları açıkça tuhafımıza gitmişti.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: ABD, Ayşe Düzkan, Bristol, FAZ, George Floyd, Heykel yıkma, Irkçılık, ırkçı-faşist partiler, kapitalizm, Polis şiddeti
Keine Kommentare erlaubt
»Sistemik ve stratejik rakip, ama…«
14 Haziran 2020
Bu hafta Perşembe günü Şansölye Merkel ve ÇHC Başbakanı Li Kıçiang arasında gerçekleştirilen video konferans ve konferans ile bağlantılı haberler, ABD emperyalizminin baskılarına rağmen özellikle Almanya’nın çekingen davranışının ekonomi-politik arka planını açıklıyor. Burjuva basınında yer alan haber-yorumlara baktığımızda, Alman sermayesinin önemli kesimlerinin Merkel’in çizgisini desteklediğini görebiliriz. Bunu Alman Sanayi Birliği BDI Başkanı Dieter Kempf’in »Çin sistemik ve stratejik bir rakip olabilir, ama AB ve Almanya için önemli bir partner olmaya devam etmektedir« açıklamasından okuyabiliriz.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: AB, ABD, ABD emperyalizmi, ABD-Çin ticaret savaşı, Alman sermayesi, Almanya, Çin Halk Cumhuriyeti, ekonomi-politik arka plan, Li Kıçiang, Merkel
Keine Kommentare erlaubt
»Mülksüzleştirenleri mülksüzleştirmeden« olmaz!
»İlerici Enternasyonal« ve »Yeni sınıf politikası« tartışmaları üzerine
10 Haziran 2020
Almanya’daki reformist solun entelektüellerinden Mario Candeias, »Söz konusu olan, çelişkilerin dayanışmacı biçimde ele alınması, demokratik bir yaşam biçimiyle bağlantılı yeni sınıf politikasıdır. Ve bu, esaslı bir dönüşümün perspektifi olmaksızın olanaklı değildir« vurgusunu yaparak, sosyo-ekonomik, feminist, dışlayıcı olmayan, sosyo-ekolojik, anti ırkçı ve enternasyonalist bir sınıf politikasının geliştirilmesi gerektiğini zorunlu görüyor. Merkezi Berlin’de bulunan Rosa Luxemburg Vakfı’nın Toplum Analizi Enstitüsü müdürü olan Candeias ve arkadaşları »eski sınıf mücadelesine dönüş olmayacak« diyerek, perspektif değişimini içermesini istedikleri bir tartışma başlattılar.
Ganzen Beitrag lesen »
Tags: Alman solu, emperyalist-kapitalist dünya düzeni, Ertuğrul Kürkçü, İlerici Enternasyonal, kapitalist sömürü, kapitalist üretim tarzı, kapitalizm, Karl Marx, reformizm, Sınıf dayanışması, sınıf mücadelesi
Keine Kommentare erlaubt