Çok kutuplu dünyaya doğru

26 Mart 2023

ABD Temsilciler Meclisi’nde 2024 savunma bütçesinin 842 milyar dolara çıkartılması için konuşan ABD Genelkurmay Başkanı Mark Miley, Biden yönetiminin savaş retoriğinin aksine, “Rusya ve Çin ile askeri çatışmanın kaçınılabilir olduğunu” söyledi. Ama hemen peşinden de “böyle bir savaşı engellemek için ABD ordusu dünyanın en güçlü ordusu kalmalıdır” diye ekledi. ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ise aynı toplantıda savunma bütçesinin yükseltilmesinin temel nedeninin “Çin Halk Cumhuriyeti ile olan stratejik rekabetimizdir” dedi.

„Çok kutuplu dünyaya doğru“ weiterlesen

Natoculaştırabildiklerimizden misiniz?

Natoculaştırabildiklerimizden misiniz?

3 Temmuz 2022

Yazının başlığı kimi okur için yabancı veya gülünç gelebilir, ancak emperyalist cephenin son zirvelerinin ardından hayli ciddi ve insanlığın geleceğini tehdit eden bir soru hâline geldiğini vurgulamalıyız. 1989/1990 karşı devriminden sonra burjuva basınında dahi, “artık NATO’ya gerek kalmadı” görüşleri ifade edilirken, bugün savaş aygıtı NATO’nun sadece Kuzey Atlantik İttifakı olarak kalması değil, dünya çapında genişlemesi gerektiği yaygın görüş hâline getirilmeye çalışılıyor. NATO basını kanalıyla ve NATO soluna dönüştürülen reformist akımların desteğiyle neredeyse yaşamın her alanı militarist akıl tarafından esir alınıyor. O açıdan “Natoculaştırabildiklerimizden misiniz” sorusunun, salt ulus devletlere ve egemen sınıflara değil, her insana yönelik bir soru olduğunu söyleyebiliriz.

„Natoculaştırabildiklerimizden misiniz?“ weiterlesen

Ukrayna bahane mi?

Ukrayna bahane mi?

12 Haziran 2022

Avrupa toplumsal ve siyasi solu Ukrayna konusunda “saldırganlığa karşı çıkma” gerekçesiyle egemen siyasete eklemlenmiş “NATO soluna” dönüştü. Gerçi başta Almanya barış hareketinin bazı bileşenleri olmak üzere farklı kesimlerden itirazlar yükselmiyor değil, ama bu itirazlar uzay boşluğuna yayılan ses dalgaları misali pek dikkate alınmıyor. Bunların dikkate alınmamasının yanı sıra, son süreci dünya çapındaki gelişmeler ve tarihsel arka plan bağlamında ele alan analizler de “komplo teorileri” veya “20’nci Yüzyıldan kalma eskimiş bakış açıları” olarak karalanıyor. Buna karşı Avrupa “solunun” önde gelen isimleri, bürokratik parti aparatlarının kontrolü altındaki medya üzerinden neredeyse her gün “NATO ve uluslararası siyaset konusunda yeni şeyler söylemeliyiz” propagandasını yapıyorlar.

„Ukrayna bahane mi?“ weiterlesen

Savaş neden devam etmeli?

Savaş neden devam etmeli?

1 Mayıs 2022

Ukrayna ile bağlantılı gelişmeler dünyayı kasıp kavuracak büyük bir tehlikenin çanlarını çalıyor. Scholz hükümetinin baskılara boyun eğerek, Ukrayna’ya ağır silahlar göndermeye zorlanması; Finlandiya ve İsveç’in NATO üyeliğine alınması tartışmaları; ABD’nin Ukrayna’ya 33 milyar dolarlık yardım girişimi; Hindistan ve Japonya’ya “savaşı destekle” baskısı ve yaygın medyadaki uğursuz savaş retoriği Batılı emperyalist güçlerin Ukrayna savaşının devam etmesi için olağanüstü çaba sarf ettiklerini gösteriyor. Peki ama, neden savaşın devam etmesini istiyorlar?

„Savaş neden devam etmeli?“ weiterlesen

G7, BRICS, Quad…

G7, BRICS, Quad…

13 Haziran 2021

Burjuva medyasına bakılacak olursa, bugün Cornwall’de sona erecek olan G7-Zirvesi »21. Yüzyılın uluslararası ilişkilerinde belirgin bir dönüm noktasını« marke etmiş olacak. Zirvenin sahiden de belirgin bir dönüm noktası olacağı şüphe götürmüyor, zira Biden yönetimi altındaki ABD emperyalizmi Çin Halk Cumhuriyeti’ne (ÇHC) yönelik saldırganlığını kurmakta olduğu yeni ittifaklarla artıracak. Aynı zamanda da şimdiye kadar ÇHC konusunda hayli çekimser tavır takınan Alman sermaye fraksiyonlarını planlara katılmaya daha çok zorlayabilecek.

„G7, BRICS, Quad…“ weiterlesen

ABD’nin güncel Çin politikası üzerine (II)

ABD’nin güncel Çin politikası üzerine (II)

17 Mayıs 2020

İktisadî açıdan zayıf, tarım ağırlıklı, piyasaları uluslararası tekellere zorla açılmış azgelişmiş veya gelişmekte olan eşik ülkelerinin IMF ve Dünya Bankası gibi kurumlar üzerinden borç batağına sürüklenerek, nasıl emperyalist güçlere bağımlı hâle getirildikleri biliniyor. Bunun örneklerini Ukrayna ve Yunanistan’da olduğu gibi, bugün Avrupa’da dahi görmek olanaklıdır. Her ne kadar Batı tarafından deneniyor olsa da bu politikanın ÇHC’ne karşı başarıyla uygulanması olanaksız gözüküyor.

„ABD’nin güncel Çin politikası üzerine (II)“ weiterlesen